Özlemlerin diyarı
Telli duvak takmış bin bir çiçekten
Taze gelen olmuş Tuğlu bağları
Kah duman olur, kah kar olur
Çevresini saran Sıra dağlan
Sular akar yamacından düzünden
Hasret kokar baharından yazından
Gece mehtabında bülbül sesinden
Bürüm bürüm kokar gül goncaları
Tan ağarır güneş çıkar ufuktan
Yorgun argın köylü kalkar yataktan
Çoban sürüsünü çıkarır köyden
Dolaştırır yamaçları düzleri
Nuri POYRAZ
Uzakta bir köy var Garip kalmakta
Yıkılmış halleri Viran olmakta
Hatırda var Gönül tarakta
Köyüm bir gün Yok olmakta
Cennet misaliydi Adı dilde damakta
Nice insanlar Yetişti bu toprakta
Hatırı sayılırdı Bütün cihanda
Köyüm bir gün Yok olmakta
Osman Aksoy
Gurbet türküleri söyler ozanlar
Okuyan güler mi ağlar mı bilmem
Ayrılık hasretlik bağrımı deler
Kavuşması nasip olur mu bilmem
Ömür geçer hep ah ile vah ile
Dertli olan derdin getirir dile
Köyüne gelmeyen yılda bir kere
Yaşadıkça huzur bulur mu bilmem
Gel hemşerim gezme yabanda yazda
Yürümeye kuvvet var iken dizde
Gel ecdadın ah çekiyor mezarda
Bunun ahi sana kalırını bilmem
Evler viran olmuş bacalar tütmez
Gülleri har vurmuş bülbüller ötmez
Poyraz sefilin sözü kâr etmez
Fani dünya size kalır mı bilmem
Nuri Poyraz
Fırat vadisine kurmuşlar seni,
Gurbet oku ile vurmuşlar seni,
Diğer iller düğün bayram ederken,
Gam keder içinde koymuşlar seni.
Dönsem sana gam kederin biter mi,
Has bahçelerde bülbül öter mi,
Koç yiğitler halayları çeker mi,
Gelin kızlar çehizleri düzer mi.
Bir gün bitecektir senin kederin,
Yücelmek coşmak hakkımdır senin,
Seni bu hallere koyup gidenin,
Bir gün dönecektir ey bahtsız Eğin.
Salih POYRAZ